Tuesday, December 6, 2016

Mind Messaging: Thoughts Transmitted by Brain-to-Brain Link

In an experiment that sounds more like science fiction than reality, two humans were able to send greetings to each other using only a digital connection linking their brains.
Using noninvasive means, researchers made brain recordings of a person in India thinking the words "hola" and "ciao," and then decoded and emailed the messages to France, where a machine converted the words into brain stimulation in another person, who perceived the signals as flashes of light. From the sequence of flashes, the French recipient was able to successfully interpret the greetings, according to a new study published today (Sept. 5) in the journal PLOS ONE. [Inside the Brain: A Photo Journey Through Time]
The researchers wanted to know if it is possible for two people to communicate by reading out the brain activity of one person and injecting that activity into a second person.
"Could we develop an experiment that would bypass the talking or typing part of [the] Internet and establish direct brain-to-brain communication between subjects located far away from each other, in India and France?" co-author Dr. Alvaro Pascual-Leone said in a statement. Pascual-Leone is a neurologist at Beth Israel Deaconess Medical Center in Boston, and a professor at Harvard Medical School, in Cambridge, Massachusetts.
To answer that question, Pascual-Leone and his colleagues at Starlab Barcelona, in Spain, and Axilum Robotics, in Strasbourg, France, turned to several widely used brain technologies.
Electroencephalogram, or EEG, recordings are taken by placing a cap of electrodes on a person's scalp, and recording the electrical activity of large regions of the brain's cortex. Previous studies have recorded EEG from a person thinking about an action, such as moving his or her arm, while a computer translates the signal into an output used to move a robotic exoskeleton or drive a wheelchair.
In other studies, a method called transcranial magnetic stimulation (TMS) has been used to stimulate parts of the brain by applying tiny electrical currents to the scalp. This causes the neurons in a certain area to fire. For example, TMS can make a person's muscles twitch or can produce flashes of light in his or her visual field.
In the current study, the researchers linked these two processes, EEG recording and TMS. Four healthy volunteers took part in the mind-messaging experiment. One person, (the word sender) was hooked up to an EEG-based brain-computer interface; the other three people (the word recipients) received the messages in the form of TMS, and had to interpret the words based on the flashes they saw.
Using the system, the message sender, in India, transmitted the words "hola" (Spanish for "hello") and "Ciao" (Italian for "hello"/"goodbye") to the message recipients in France, located 5,000 miles (8,000 kilometers) away. All three recipients correctly translated the message, the researchers said.





In a second experiment, with volunteers in Spain and France, the total error rate for message transmission was 15 percent, and more of the error came from decoding the words than from encoding them, the researchers said.
The findings show it is possible to transmit a thought (albeit a very basic one) from one person to another without requiring the transmitter to speak or write, the researchers said.
"We believe these experiments represent an important first step in exploring the feasibility of complementing or bypassing traditional language-based or motor-based communication," Pascual-Leone said.
But the researchers stop short of calling it telepathy. The dictionary defines telepathy as communicating thoughts directly from one mind to another without using words or signals, but most scientists probably have something more sophisticated in mind than producing a light flash that means "hello."
Scientists previously demonstrated a human brain-to-brain connection that allowed one person to transmit a command to move another person's finger. And other experiments have demonstrated a kind of brain-to-brain connection between two rats and between two monkeys. Still, the technology remains in its early stages, most experts agree.

Beyin Dalgaları

Beyin titreşimlerinin tespiti ilk defa Richard Caton tarafından 1875 yılında yapıldı. Bugüne kadar geçen yüz otuz yıla rağmen bu konuda hala sırlarını çözemediğimiz beyin, değişik dalga boylarında titreşiyor. Taşıdığımız bir sürü duygunun ve ruh halimizin beynimizde titreşimsel bir karşılığı olduğunu öğrenmek ise yıllarımızı aldı.
Yukarıdaki cümlelerin içinde saklı duyguların her birinde beynimiz, ayrı dalga boyunda frekanslarda titreşimler yayıyor. İsimlendirilen her dalga boyunun salınımı, duygu değişimleri sırasında frekansını değiştiriyor.
Kısacası Beyniniz bir radyo gibidir. elektrik dalgalarını alır ve yayar. Frekanslar, elektrik faaliyetlerinin ölçüldüğü ve grafiğinin çıkarıldığı aralıklardır. Her şey bir ölçüde frekans yaydığı için frekanslar etrafınızı sarar ve bedeninize bile nüfuz eder. Yeryüzünün ise kendine özgü frekansları vardır.
Bedeniniz hareket ettiğinde, bu hareketler etrafınıza iletilir. İyonosfer katmanı (buna iyonosferik kovuk da denir) yaklaşık 9.5 cps’lik(saniyedeki devirler, 7.5 civarındaydı ama şimdi çok hızlı şekilde artıyor) frekansa sahiptir. Bedeniniz 6.8 ve 9.5 Hz arasında titreşiyor. İskeletiniz ve iç organlarınızın birbiriyle uyumlu hareketleri yaklaşık 8 ile 9 cps hızındadır. Bu da şu anlama gelir: bedeniniz ve iyonosferik kovuk toplamda eş zamanlı hareket eder.
Gezegenle birlikte yankılanırsınız ve birbirinizle enerji alışverişinde bulunursunuz. Ne kadar uzaklıktan enerjinizi yeryüzünün elektromanyetik kovuğuyla paylaşabilir ve enerjinizi yayabilirsiniz? Yaklaşık 40.000 km. ya da gezegenin yaklaşık tüm çevre uzunluğu kadar. Başka bir deyişle, zihninizden ve bedeninizden gelen sinyaller bu iyonosfer kovuğu vasıtasıyla tüm gezegene yaklaşık saniyenin yetmişte biri kadar hızda yayılır. İnsan bedenleri ve çevre arasındaki frekans bağı nedeniyle güneş/ay/fırtına/gökgürültüsü ve insan davranışlarındaki değişiklikler (mesela: dolunay deliliği) arasında bir ilişki vardır. Hatta benzer ilişki güneş ışınları ile hisse senedi fiyatları arasında da buna benzer bir ilişki vardır. Sadece biz çevremizi etkilemiyoruz, çevremiz de bizi etkiliyor. Çünkü her ikimiz de aynı frekansta (7-9.5 cps) titreşiyoruz. Ya da daha iyi bir ifadeyle biz ve gezegen aynı şekilde frekans değiştiriyoruz.
Zihin gücü tekniklerini uygulamaya başladığınızda düşünceleriniz “bulanık geçici arzular” peşinde olmadığında isteğiniz somut ve gerçek olur. Zihnin frekanslarını anladığınızda başkalarının düşünce dalgalarının da kolaylıkla sizinkiyle uyumlu olduğunu göreceksiniz. Gezegensel frekans arttıkça sizin kişisel frekansınız da artacak. Bu nedenle, gerçekleştirme gücünüzü daha kolay ve daha hızlı kullanabileceksiniz. Bu noktadaki şunu bilmelisiniz ki içinde bulunduğumuz gezegenin modern zamanı zihin gücünüzü geliştirmek için en iyi zamandır.
İnsan beyninin yaptığı zihinsel aktiviteye göre belli frekansları vardır.
BETA: 14-30 cps – zihin fiziksel bir aktivite ile meşgulse ya da tetikteyse
ALFA: 7-13 cps – hayal kurduğunuzda ya da düşüncelere daldığınızda
TETA: 3.5-7 cps – uyuya kaldığınız an
DELTA: 0.5-3.5 cps – en derin uykuya daldığınız an
Frekansları Teta’dan Alfa’ya be Beta’ya değişmesine dikkat edin. Nasıl arttığını fark ettiniz mi? Gezegenin frekansı artıyor…bu gezegeninde uyandığı anlamına gelir mi?.Düşüncelerinizin sizin ve çevreniz üzerinde farklı etkileri olur.
Alfa ve Teta durumu özellikle en yararlı olanlarıdır ve bu iki beyin durumuna daha çok başvurulur. Beyin durumu ne kadar düşerse kafanız o kadar rahattır.
Bu beyin durumlarına ulaşmak;
1. Beyin dalgalarınız iyonosferin doğal frekansına daha yakın olacaktır…yani çevrenizi lehinize kullanmak ve etkilemek daha kolay olacaktır. Çevre derken bulutlardan, yerden, ağaçlardan bahsetmiyoruz…yaşadığınız alanı kapsayan mekanı,enerjiyi,zamanı kastetiyoruz.
2. Zihninizi kullanmak için farkındalığınız ve yeteneğiniz daha kolay ve daha güçlü hale gelecektir. Bu tüm zihin gücü çalışmanızı etkileyecektir. Farkındalığın çeşitli hallerine ve bilincin çeşitli aşamalarına ulaşabileceksiniz.
3. Kalp atışınız yavaşlayacak ve bedensel fonksiyonlarınız rahat konuma gelecektir. Unutmayın giriş bölümünde içsel bedensel fonksiyonlarınızla bilinçaltınız nasıl ilgileniyordu? Zihninizin uğraşacağı bir sürü işi var, hücre bölünmesinden tutun, kan pompalamaya, sinir uyaranlarını analiz etmekten anı depolamaya kadar bir sürü şey. Zihniniz kesinlikle meşguldür ve tüm bunlar olurken sizde başka şeylerle uğraşıyorsunuzdur. Bunları düşünmenize bile gerek yoktur. Temel olarak, beyin dalgalarınız yavaşladıkça ve zihniniz daha da rahatladıkça bedeninizde rahatlar. O zaman zihniniz bedeninizle daha az uğraşır. Farkında olmayan zihniniz teknikleriniz üzerinde daha çok vakte sahip olur. Beden rahatladığında beyninize daha fazla kan pompalanır ve beyin daha fazla beslenir. Bunun tam tersi beden rahatlamayıncaya kadar bu teknikleri uygulayamayacağınız anlamına gelmez. Enerji seviyeniz açısından bazı şeyleri kolaylaştırmak için teknikleri boş mideyle deneyin (aç değil, boş) farkı hissedeceksiniz.
4. Beyin dalgalarınız yavaşladıkça daha iyi odaklanırsınız.
5. Siz beyninizin farklı bölümlerine ve fonksiyonlarına ulaşırken bu konuda eğitimsiz olanlara fark atarsınız.
Düşünceleriniz vardığı yerde engelleri rahatlıkla aşabilir. Yani düşünceleriniz bir başkasının düşüncelerine rahatlıkla karışabilecek yeteneğe sahiptir. Bu halde kişiyi programlayabilirsiniz. Beyninizi alfa durumuna getirmek zihninizi lehinize kullanmanın ve etkilemenin ilk anahtarıdır.
Elektroensefalograf beyindeki elektriksel faaliyetleri ölçer. Bu ölçümler, beyinde her biri kendine özgü işlevlere sahip dört farklı durum saptanmıştır. Bunlar Alfa, Beta, Teta, ve Delta' dır.
BETA DALGALARI:
Beta, fazlasıyla meşgul olduğumuz hallerde devreye girer. Hızlı, seri ve inişli çıkışlı dalgalardır. Heyecanımız arttığında veya dış faktörlerce fazlaca uyarıldığımızda beta dalgaları yayınlamaya başlarız. Konuşan biri, ders veren bir öğretmen beta dalgaları yayar. Konuşma sırasında tartışma çıkarsa, ortalık gerginleşirse beta dalgalarının frekansı artar.
ALFA DALGALARI:
Alfa dalgaları ise; rahatlayınca, heyecan yatıştığında devreye girer. Alfa dalgalarının beta dalgalarına kıyasla genliği daha yüksek, frekansı daha düşük. Beta dalgaları saniyede 15 ila 40 Hz yaparken, alfa dalgaları saniyede 9 ila 14 Hz arasında devir yapıyor. Elinizdeki iş bitince, bir toplantıdan dışarıya çıkıp hava aldığınızda alfa dalgaları gene faaliyete geçiyor.
TETA DALGALARI:
Teta, zihnimizin bilinçsiz olduğu hallerde ortaya çıkmakta. Frekansı çok düşüktür, saniyede 5 ila 8 Hz arası .
Teta dalgaları bastırılmış duygular ortaya çıktığında aktifleşiyor. Yaratıcılık için ihtiyaç duyulan beyinsel bağlantılar da teta dalgaları sayesinde kuruluyor.
Uzun bir yolda ilerlerken, yürüyüşe çıkıp bedeninizi dinlendirmek istediğinizde, gene ilginç ve yaratıcı fikirlerin dalgası teta işbaşındadır.
DELTA DALGALARI:
Delta, frekansı en düşük olan dalgadır tespit edilenler arasında. Saniyede 1.5 ila 4 Hz arasında gidip gelir. Son derece de düzensiz yayılır. Bilinçsiz zihnin en derinlerinde, uykunun en derin saatlerinde bu dalgaları yayar beynimiz.
Yatakta kitap okurken de yayılan dalgalar gene betaya dönüverir. Uykumuz gelince önce düşük frekanslı beta, kitabı okumayı bırakıp yanı başınıza koyunca alfa, uykuya geçmeye başlayınca teta, uyku derinleşince de deta devreye giriyor.
Araştırmalar teta ve delta dalgalarının özellikle yaratıcılıkla ilgili olduğunu, bu dalgaların beynimizin içine doğru odaklanmamıza yardım ettiğini ve yaratıcı düşünceyi ortaya çıkardığını ileri sürüyorlar. Bu dalgaların en aktif olduğu dönem uykudan uyanma dönemidir. Bu nedenle uykudan uyanma süreci yaratıcılık açısından en yararlı dönemdir. Buna örnek olarak Descartes, en çok uyandıktan sonra, yatakta uykulu, yarı uykulu bulurmuş yeni fikirleri.
Yaratıcılık ile beynin dalgaları arasında ilintili olduğu belirginleştikçe, beynin elektriksel çalışmasını düzenleme faaliyetleri de daha popülerleşiyor. Birçok uzak doğu geleneği, aslında beynin kendisini dingin bir hale getirmeye yarıyor.
Beynin dalgalarına egemen olduğunuzda, sinirlenmeyen, aşırı heyecana kapılmayan, zihni yaratıcılık sürecini uzatabilen biri haline geliyorsunuz. Kas gücünü çalıştırır gibi beynin dalgalarını çalıştırabiliyor, istediğiniz yönde harekete geçirebiliyorsunuz. Ne düşünüyorsanız osunuz. kendinize iyilik yapın olumsuz şeylerden ziyade olumlu düşünün.

Typography


8 Remarkable Early Maps





All Nobel Prizes